Bu konuyu ele almak önemlidir çünkü ebeveynliğin, özellikle de annelerin üzerine yüklediği yükün ciddi etkileri olabilir. Çok fazla konuşulmayan bir konu olmasına rağmen toplum olarak kadınlar baskıya yol açabilecek birçok baskıyla karşı karşıya kalıyor. Elbette bu durum anne üzerinde psikolojik stres yaratabilir ve bebeği etkileyebilir.
Araştırmalara göre annelere babalaradan daha fazla antidepresan reçete verildiği söylenir. Sosyal sistemimizin, özellikle ebeveyn izni ve çocuk bakimi açisindan, kadınlari nasil daha fazla yük altina soktuğunu ve toplumsal cinsiyet rollerinin ebeveynlikle nasıl daha da pekiştiğini sorgulamamıza neden oluyor.
Ebeveyn olmak, pek çok insan için hayatın önemli bir dönüm noktasıdır, ancak bu sorumluluğun getirdiği duygusal ve zihinsel yükler genellikle hafife alınır. Çocuk sahibi olmanın toplumsal cinsiyet eşitliği üzerindeki etkilerine dair daha fazla bilgi sahibi olmak, toplumsal değişimin gerekliliğini anlamamı sağlıyor.
Uzun ebeveyn izinin rölü
Viyana Ekonomi ve İşletme Üniversitesi’nden Martin Halla, ebeveynliğin ruh sağlığı üzerindeki etkisini araştırmak için Avusturya ve Danimarka’dan sağlık verilerini inceledi. Daha önce de belirttiğim gibi, kanıtlar annelere antidepresan reçete edilme olasılığının daha yüksek olduğunu gösteriyor. Avusturya’da annelerin ilk çocuklarından dokuz yıl sonra antidepresan alma olasılığı %5 daha fazlayken, babalarda bu oran %2,1’dir.
Araştırmacılar, bu farkın sadece toplumsal cinsiyet rollerinden kaynaklanmadığını, aynı zamanda annelerin üzerindeki bakım yükünün daha fazla olmasının da önemli bir etken olduğunu belirtiyor.
Kadınların ücretsiz bakım emeğinin anneler üzerinde olumsuz bir etkisi olması kaçınılmazdır. Gördüğümüz gibi Avusturya’da anneler babalardan daha uzun süre ebeveyn izninde kalmaktadır ve bu da sorunlu bir durumdur. ABD ve İsviçre gibi ülkelerde bu izin çok daha kısadır veya hiç yoktur. Almanya’da ise dışarıdan çocuk bakımı daha güçlü bir şekilde desteklenmektedir. Ve dışarıdan nafaka almak genellikle farklı gruplar için daha iyi olabilir. Bu nedenle şehir dışından gelen çocuklara destek daha az oluyor. Diğerlerine göre çocukların erken yaşta anaokuluna gitmesi, evde kalan çocuklara göre daha olumlu bir etkiye sahip. Danimarka, bu çalışmada özellikle karşılaştırma ülkesi olarak seçilmiştir, çünkü ilerici politikaları ve çocuk dostu sosyal yapısıyla tanınan bir ülkedir.
Buna karşın, Avusturya daha geleneksel toplumsal cinsiyet rolleri ile öne çıkıyor. Buna rağmen, her iki ülkede de çocuk sahibi olduktan sonra kadınlar üzerindeki psikolojik yükün erkeklere kıyasla daha fazla olduğu gözlemlenmiştir.
Dieser Lesetipp stammt von Azra Nur Karakus, Schülerin in der 5AK/Schulen des BFI.
Dies ist ein Lesetipp zum Beitrag: Erst das Baby, dann die Antidepresiva.
Die Schülerin hat für diesen Beitrag ChatGTP genutzt.